Tumgik
no-463 · 1 day
Text
alıntı bırakır mısınız veya şiir?
9 notes · View notes
no-463 · 3 days
Text
sadece kendi doğrularına inanan insanlardan hemen soğuyorum artık. benim de doğrularım var ama ben saygı duymasını biliyorum, değil mi? üzerine daha önce düşünmediğiniz konuları bile sırf yargılamak için yargılayınca mükemmel olmuyorsunuz, sadece gördüğünüz saygının karşılığını vermeyi beceremediğiniz için kapı dışarı ediliyorsunuz, o kadar.
27 notes · View notes
no-463 · 7 days
Text
bana bir hikâye anlatsanıza,
12 notes · View notes
no-463 · 12 days
Text
Adam arabayı uçurumun kenarında durdurur durdurmaz aşağıya indi, sevdiği kadın uçurumun kenarındaydı.
"Gül?"
"Hoş geldin."
Barış ona doğru ufak adımlar attı.
"N'apıyorsun orada?"
"Çok güzel, değil mi?"
"Gül, uzaklaş oradan."
Gül ağlamaktan kan çanağına dönmüş gözlerini sevdiği adama çevirdi ve ona doğru sadece iki adım attı. Çok uzaklaşmış sayılmazdı ancak yine de Barış  rahatlamıştı.
"Neden çağırdın beni buraya?" diye sordu Barış.
"Konuşmak için."
"Konuşmamız gereken her şeyi konuştuk, Gül."
Genç kadının yüzüne bitkin bir tebessüm kondu.
"Hayır." dedi. "Konuşmadık." Gözleri doldu. "Sen gittin, ben ağladım."
Adam başını dikleştirdi. Diyecek hiçbir şeyi yoktu.
"Neden gittin?"
"Gül, biz bunları defalarca konuştuk." Barış çaresizdi. "Sen beni sevmiyorsun. Bu, sadece bir takıntı. Bunu niye kabul etmiyorsun?"
Gül yüzünü uçuruma döndü.
"Beni hiç mi sevmedin?"
"Gül, bu tarafa gel. Oradan uzak-"
"Beni hiç mi sevmedin?" diye sordu kadın bir kez daha, bu sefer haykırarak.
"Sevdim tabii ki! Seviyorum! Ama boğuluyorum Gül... Bu ilişki ikimize de zarar veriyor."
"Yalan söyleme! Benden Eray için ayrıldığını biliyorum, bana yalan söyleme!"
Barış acıyla yutkundu, kalbi titredi. Buna da diyecek bir şeyi yoktu.
"Ben seni seviyorum, Barış."
Gül neredeyse yalvaracaktı. Barış karşısındaki kadının hareket ettiğini görünce onu durdurmak için ellerini kaldırdı.
"Bak, tamam. Başta öyleydi ama şu hâline baksana. Bir adam için kendinden vazgeçmek istiyorsun. Ben, senin beni kendinden daha çok sevmeni istemiyorum. Bunun sevgi olduğuna da inanmıyorum."
"Bütün bunlar bahane."
"Değil!" Sakin olmayı denedi, gözlerini kapatıp soluklandı. "Tamam. Tamam, özür dilerim. Buradan gidelim. Lütfen gidip sakince konuşalım."
Gül kıpırdanınca Barış ona doğru adımladı ancak Gül'ün bağırışı ayaklarına dolandı.
"Yaklaşma!" Güldü, gülüşü yorgundu. "Bunu sana söyleyeceğim hiç aklıma gelmezdi."
"Gül, iyi görünmüyorsun. Lütfen, buraya gel. Gidelim. Lütfen."
Kadın başını iki yana salladı.
"Bugün ikimizi de özgür bırakacağım." Omzunun üzerinden Barış'a baktı. "Sen hep merhametliydin ama ben hiçbir zaman iyi biri olmadım. Dilerim ki vicdanına rağmen, birini seversin ama şunu unutma, benim olmadığım bir dünyada bile seni en çok ben seveceğim. Hiç kimse ama hiç kimse seni benim kadar sevemez."
"Neden bunları söylüyorsun?" Yutkundu. Barış ona doğru bir adım atmak istedi ancak Gül buna da engel oldu. "Gül, beni korkutuyorsun."
Genç kadının gözünden akan bir damla yaş dudaklarındaki tebessümün arasında kayboldu.
"Seviyorsan niye gidiyorsun diye sorma arkamdan, seven sevdiğine senin yaptığını da yapmazdı Barış."
"Gül!"
"Vâr olduğum için minnet duyardın ya bir zamanlar. Umarım, hoşça kalırsın. Benim olmadığım bir dünyada bile."
Son cümlesi bu oldu. Gül sevdiği adamın gözlerinin önünde kendisini o uçurumdan aşağıya bıraktı.
"Hayır, hayır, hayır!" Barış koşarak uçurumun yanına geldi ve yere çöktü, kısa tırnaklarını yerdeki toprağa geçirdi. "Gül, hayır! Bunu bana yapmadın, hayır!"
Barış defalarca sevdiği kadının ismini haykırdı, öyle büyük bir şiddetle feryat etti ki bir an için bu bağırışların onu geri getireceğine inandı. Ancak nafileydi. Kadın o gün sevdiği adamı konuşmak için çağırdı ancak konuşmadı. Tarih o gün birkaç kelime farkla tekerrür etti. Bu sefer kimse gitmedi. Kadın öldü, adam ağladı.
64 notes · View notes
no-463 · 18 days
Text
bu yolda yalnız değilim ama perdenin arkasında bir başımayım.
68 notes · View notes
no-463 · 19 days
Text
"Bugün elimi tutarsanız parmaklarımı parmaklarınıza sıkı sıkı kenetlerim. Yarın elinizi çekerseniz, ellerimi cebime koyup yoluma devam ederim. Neden diye sormam."
294 notes · View notes
no-463 · 19 days
Text
"Her zaman böyle yaptılar. Hep ihtiyaç duyduklarında var oldum."
"Ve sen de onlar sana, sevgine ve fikirlerine her ihtiyaç duyduklarında sevildiğini sandın. Bunu defalarca kez yaşamış olduğunu bile bile."
Kahkaha attım. Neredeyse ağlayacaktım.
"Yemin ederim öyle sandım."
359 notes · View notes
no-463 · 19 days
Text
her zaman sadece kendini düşündün çünkü. bana yaptığın sözde 'iyi'lerin bile sadece senin mükemmelik takıntının bir parçasıydı. sen benim istediğim hiçbir şeye saygı duymadın ki, şimdi neyin haramından bahsediyorsun? beni düşünüyormuş, düşünmüş gibi yapma artık. ben beni senden daha çok düşünüyorum. ben de benim iyiliğimi istiyorum. anla artık çünkü biraz daha anlaşılmazsam yaşamdan kalan son kırıntıyı, nefes almayı da bırakacağım.
35 notes · View notes
no-463 · 19 days
Text
keşke hiç olmasaydım ama keşke siz de hiç olmasaydınız.
55 notes · View notes
no-463 · 19 days
Text
bütün hayalleri içinde kaldığı için özkıyım fikri dürtüyordu arzularını lâkin tüm hayallerinin kursağında kaldığını bilerek gitmek istemiyordu. ölmeden bir an önce yaşayacağına emin olduğu 'içimde kaldı' kırgınlığından fazlasıyla korkuyordu.
42 notes · View notes
no-463 · 19 days
Text
herkese kırgın öleceğim.
45 notes · View notes
no-463 · 19 days
Text
"içime doğru dağıldım."
89 notes · View notes
no-463 · 19 days
Text
yaşanan her şeye gülerek tepki verdikten sonra başım ağrıyor diye oturup ağladım.
42 notes · View notes
no-463 · 19 days
Text
Çünkü ne zaman bir iyilik yapsam bedelini ödedim. Buna pişman edildim. Hep hallettim ama bu sefer 'olmuyor karanlığı'ndan yazıyorum; çok güçlü olmayın, çok düşünceli, çok yardımsever, çok çok çok... Hiçbir şeyin çok'u olmayın, o zaman insanlar sizden insan olabilme hakkınızı alıyor. Üzülemiyorsunuz, kırılamıyorsunuz, süper idare ettiniz evet ama bir yerden sonra alttan alınan olamıyorsunuz. Çoksunuz çünkü. Bir şekilde halledersiniz sanılıyor.
38 notes · View notes
no-463 · 21 days
Text
bazı bencillikler kendine fedakârlıktır.
97 notes · View notes
no-463 · 21 days
Text
Çünkü ne zaman bir iyilik yapsam bedelini ödedim. Buna pişman edildim. Hep hallettim ama bu sefer 'olmuyor karanlığı'ndan yazıyorum; çok güçlü olmayın, çok düşünceli, çok yardımsever, çok çok çok... Hiçbir şeyin çok'u olmayın, o zaman insanlar sizden insan olabilme hakkınızı alıyor. Üzülemiyorsunuz, kırılamıyorsunuz, süper idare ettiniz evet ama bir yerden sonra alttan alınan olamıyorsunuz. Çoksunuz çünkü. Bir şekilde halledersiniz sanılıyor.
38 notes · View notes
no-463 · 23 days
Text
bazı bencillikler kendine fedakârlıktır.
97 notes · View notes